* Güneşin
artık eskisi kadar dik gelmemesi,
* Yaz geceleri balkon kapısı ile oda penceresini açıp evin içinde oluşan rüzgar akımının hizasında yatarken, bir sabah uyandığında etlerinin buz kesmiş olması,
* Bacak bacak üstüne atınca damla damla ter süzülmemesi,
* Damacana sucularla haftada 3 kere değil, 1 kere görüşülmesi,
* Buzluktaki algida kaplarının içerisinden yemek çıkmaya başlaması,
* Yaz geceleri balkon kapısı ile oda penceresini açıp evin içinde oluşan rüzgar akımının hizasında yatarken, bir sabah uyandığında etlerinin buz kesmiş olması,
* Bacak bacak üstüne atınca damla damla ter süzülmemesi,
* Damacana sucularla haftada 3 kere değil, 1 kere görüşülmesi,
* Buzluktaki algida kaplarının içerisinden yemek çıkmaya başlaması,
* Sıcak içecekleri tüketirken havale geçirmediğinin hissedilmesi,
* Kedilerin yayılarak değil, kıvrılarak uyumaya başlaması,
* Saat 20:00’de havanın kararması,
* Şehrin kalabalıklaşmaya başlaması,
* Toplu taşıma araçlarında ortamın en kokarca insanının yanına gelip oturması ama kokudan dolayı artık beyin tahribatının o kadar yoğuşuk olmaması,
* Geceleri saçını toplamadan yatıp, rahatsız olmadan uyunması,
* Uykuya geçmeden önce, bir ayakla diğer ayağa dokunmaktan zevk alınmaya başlanması,
Yazın bittiğine delalettir. Eylül güzel’dir, mis’tir :)