derken,suratımın aldığı şekli sevmiyorum yaa:/ Mesela geçen gün saç boyası almaya gittiğimiz
dükkanda ufak bir ayna beğendim.Tabi sorduğum soru net olarak:''Abi kaça
bu?''oldu.Pazardan çorap alıyorum ya çünkü..Abi hafiften gülümseyerek:'' 5 lira yeeaa'' diye
cevapladı.Tabi ben tepkilerini kontrol edemeyen bir şahıs olaraktan:'' yuh be abim
naptın''demekten alıkoyamadım kendimi.Neyse ayna elimdeydi,ben onu tam yerine
koyacakken,güzel abimiz birden kasadan fırladı ve aynayı elimden aldı.Bende: ''Ben koyardım
yerine'' diye samimyetsiz bir şekilde ısrar ettim.Birden abi:''Al hadi çok istiyorsan..'' dedi.Ben
de tüm mallığımla:''aaa yok çok teşekkürler ama kabul edemem..'' dedim.Evet,çünkü ben bir
asalaktım ve adam bana yerine koymak için ısrar ediyorsan,al,koy diyordu ama ben bana
hediye edecek sanıyordum.Ben tam anlamıyla bir rezildim..Ve bunu henüz anlayamamışken
aynaya sımsıkı sarıldım..Adam da bir ucundan sımsıkı tutuyordu..İçimden:'' lan madem hediye
edicen,ne diye sımsıkı tutuyosun!'' diyordum..Sonra olayı farkettiğimde:''
ahahahahhahahahahaha oldu ozaman iyi günler..'' diyip kapıdan çıkıyordum ki; adamla
yaşadığım dialoğa şahit olan iki şahıs.O an anladım ki bazen tipimle olsun,kuramadığım
cümlelerimle olsun on numara bi insanım.Bunun açılımı: ''embesil,itici ötesi bir asalak..'' . Hee
bir de babamın yaptığı esprilere hep gülmek zorundayım.O bir fenomen çünkü (kendince).
Sözün özü bu gibi durumlar da suratımın aldığı şekli hissediyorum.Hafif yanmalar falan.
ıyyyyykk..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder